Evimizin Minik Misafiri

Üniversitede çok yakındık Serra’yla, close friend idik yani J çok şükür bu dostluğumuzu sürdürdük mezun olduktan sonra da. Geçen sene Bursa’ya gitmiştik ziyarete. Bir yıldır da bekliyordum onların bize gelmelerini. Gittiğimizde bebek bekliyorlardı şimdi ise o küçük prenses doğdu ve teyzesini ziyarete geldi. Çok sevindim. Hazırlıklara başladım.

  

Direk Bengisu’ya saldırdım Serra’yı unuttum, hemen aldım

 annesinin kucağından. Tam yemelik olmuş zaten minnoş J hemen fotoğraf çekimlerine başladım.

İftar sofram; Mercimek çorbası

Su böreği

Yaprak sarması

Fırında tavuk-patates

Çoban salata

 ana yemek de Kayseri yağlaması vardı ama onun 

resmini çekemedim.

Evimin en küçük misafiri gelince mutfağım da ilk defa bebek 

eşyaları gördü

Küçük minnoşum bana hediyeler getirmiş

Annesiyle babası da benim en sevdiğim şeyi kestane şekerini getirmişler J

Bengisu akşam uyuyunca bizde arkadaşımla sohbet ettik, çay ve

 Bartın baklavası eşliğinde

Sahur sofram

Sadece bir gece kalabildiler ne yazık ki L hiçbir şey anlamadım rüya gibiydi. Ertesi gün Serra’nın minnoş için hazırladığı yolculuk kombini.

Sonradan çorabını uygun bulmadı annesi ve pembe olanı giydirdi.

Ve eşimle uğurladık misafirlerimizi Bursa’ya. İnşallah en yakın 

zamanda tekrar görüşürüz. Bunu saymıyoruz J

Alsak alsak balkona ne alsak?

Yeni eve taşındığımızdan beri kocamaaan balkonumuza ne alsak diye düşünüp duruyorduk. Eşim de her gün “kocaman balkonumuz var kullanamıyoruz, oturamıyoruz” diye şikayet etmeyi ihmal etmiyordu. 

Bu konuda iki farklı görüş var birisi benim bambu, hasır bir takım alma fikrim diğeri de eşimin çekyat! alma fikri –ki ben buna şiddetle karşıyım- Birinci görüş için girişimlerde bulunduk, bakındık biraz.

Fiyat, model araştırmalarımız sürdü uzun bir müddet

Biz öyle düşünüp duralım Osman’ın iş arkadaşı Fatih abimiz balkonumuza bir salıncak aldı J teşekkür ederiz çok mutlu olduk.

Nihayetinde mobilya bakmak içi çıktığımız bir gün de ben, mutfak için olanlardan bir köşe gördüm.  Osman’a gösterdim o da çok beğendi. Resim çekip anneme, senaya, yengeme yolladım J onlar da çok beğendiler ve biz de aldık. Artık çay içmeye beklerim balkonuma. Böylece eşimin dediği gibi rahat benim dediğim gibi de zarif bir şey oldu.

Evimin Hanımıyım :)

Zordur ev hanımlığı… Yaparsın yaparsın ev işi hiç bitmez. Bakarsın birkaç gün sonra yine aynı. Yerler tozlanmış, ütülenecekler dağ gibi olmuş, camlar kirlenmiş. Hele de çalışan bir bayansanız daha da zorlaşır işler. Dinlenmeniz için verilen zamanlar ev işiyle tükenir gider. Benim de Erciyes yüksekliğini geçen bir dağım vardı. İki gün sürdü, tabi birde oruçlu oruçlu ütü yapmak hiç gitmiyor. O yüzden iftardan sonra yaptım.

  

  

Neyse ki o dağı erittim büyük bir azimle.

  

Buzluğun altı ayda bir buzunun eritilip temizlenmesi gerekiyordu; ben bunu bir yıl olarak uzattım J

Mutfak dolaplarımın içine de kapitoneden örtüler diktirmiştim. Dolapları güzelce silip onları yerleştirdim.

Sonra da eşimle aslında ayran bardağı olan bardaklarımızda çaylarımızı içtik. Kafamda daha çok iş var ama yavaş yavaş olacak inşallah J 

KalburaBastı

KALBURABASTI

1 pk. Tereyağ

1 çay bar. Sıvıyağ

1 yumurta

1 çorba kaş. Yoğurt

1 pk kab tozu

½ su bar. Ceviz

½ çay kaş tarçın

Aldığı kadar un (ortalama 4 su bar.)

Şerbeti için: 3 su bar. Şeker

3 su bar. Su

1-2 damla limon suyu

Yapılışı: Şerbet kaynamaya başladıktan 5 dakika sonra altını kapatın, soğumaya bırakın.

Tereyağını eritip soğutun. Bütün malzemeyi ceviz dahil karıştırıp, yoğurun. Kalbur ya da süzgecin üzerinde şekil verin. 180 derecede pişirin. Sıcakken üzerine soğuk şerbeti dökün.

Güveçte Tas Kebabı

Malzemeler: 6 kişilik

1 kg. kuşbaşı et

1 soğan

3 patlıcan

 2 patates

1 domates

3-4 sivri biber

1 su bar. Kaşar rendesi

1 yemek kaşığı salça

Yapılışı:

1.Önce eti bir tencerede suyunu salıp çekene kadar iyice pişiriyoruz. Eğer pişmezse üzerine su ilave edip de pişirebilirsiniz. Dilerseniz düdüklü tencerede de haşlayabilirsiniz. Et pişince soğanı yemeklik doğrayıp etle beraber kavurun.

2.Patates ve patlıcanları küp küp doğrayıp, kızartın.

3.Güvecin içine önce eti, sonra sebzeleri koyun. Üzerine bir kase suyla karıştırdığınız salçayı eşit olarak dökün.

4. Dilimlenmiş domates, biberi de en üstüne koyup 200 derece fırında pişirin. Çıkarmaya yakın kaşarlarını koyun. Afiyet Olsun

Ramazan Sürprizi!

Kayseri ziyaretimizden sonra hemen Ramazan başlayacağı için Bartın’a gidemeyeceğimizi düşünüyordum ki Osman beni sevindirdi ve oraya da gideceğimizi söyledi. Benimse derdim sadece bir gün oruçsuz olup Amasra’yı falan gezmekti. Öyle de oldu; Perşembe akşam yola çıktık ve Cuma günü gittik Amasra’ya, güzelcehisara.

Anneme daha doğrusu herkese sürpriz yapayım dedim bu sefer. Annem umudu kesmişti tamamen zaten. Ama Rana sürekli soruyordu whatsaptan geliyor musunuz, gelmiyor musunuz diye ben de söyledim sadece ona. Gittiğimizde arka tarafa arabayı park ettik Rana ben anahtar salayım dedi. Ben zili çalıp sürpriz yapmayı düşünürken bu fikirle sürprizin dozu arttı tabi J 

İçindeki kağıtta "Hoşgeldiniz" notu. Annem, Ravza şok oldu bizden hemen sonra babam girdi hepsi çok sevindiler. Annem beş dakikada bu güzel sofrayı hazırladı bize.

Bartın'ın tamamen organik, nefis domatesleri

Anneme, babama, Rana’ya ve Ravza’ya aldığım hediyeler.

Ayrıca English Home’dan Ravza’ya önlük aldım

Ertesi günkü kahvaltımız

En sevdiğim reçel vişneee J

Vee ilk sahurumuz

İlk iftarımız balkonda

İkinci akşam dışarda yedik. Betül’le görüşmek istiyordum, mesaj attım Enes’in kafesine gittik. Orda iftar yapmışlar zaten onlar da. Oturduk Betül, Amine abla, annem baya muhabbet ettik geç vakte kadar. Annem de İHH’nın Bartın temsilcisi olduğundan; kumanya verdiği ailelerin formlarını doldurttu Bilge'ye bir taraftan.

Üçüncü akşam teyzeciğimdeydik. Menüsü:

 

Harika kadayıfı

 

Dördüncü akşam Betül’deydik. Hep söylerim yaptıklarının resmini çek diye, fırsat olmuyor koşturmaktan der hep. Bu sefer ben çektimJ

Son akşam da yine evimizdeydik.

Bartın'da özellikle Ramazanlarda satılır ama bunu Hatice Yengemiz yapmış bize "Bal Mantarı"

Rana istemişti ben de böyle bir magnolıa yaptım kendi tarzimda 

Nihayetinde bize Ankara yolu göründü. Annem her zamanki gibi eli boş yollamadı bizi ve akşam iftar yemeğimiz hazırdı.

serviscanlarımla soframız